kızıla siyaha uzamamaya kaçan her şeyle
hep böyle
her kılıç kınını keser önce ilk yarayı
orda tanır
ben bahçe diyorum derlenmiş toplanmış
her yeşile
kenar köşe demeden harcadım uzamış
ellerimi
sana baktım. devrilmiş buldular, öyle
sandılar
insanın kulağı kısık, görmesi yumru
her sözcüğün ağzı küçültülmüş
çocukluktan
ne güzel ilgisi var durmadan o sıcacık
öpücüklerin
sana baktım adınla, büyük bir sessizlik
duyuldu
bırakılmaya konduğu söyleyecekler
konmuş, gür, alışık sesinde bir kuşa
baktım